Nisa Suresi




1. Ey insanlar,
hepinizi tek bir şeyden oluşturup birlikte yaşamanız için size kendi
cinsinizden eşler var eden ve böylece birçok erkek ve kadın oluşturan Tanrı’dan
sakının. Adını dilinizden düşürmediğiniz Tanrı’dan sakının  ve bu akrabalık bağına saygılı olun. Tanrı
hepinizi görüyor.


2. Dul kalmış olan
kadınların mallarına el koymayın. Haksız kazanç sağlamayın. Onlara,
kocalarından kalmış olan malları kendi mallarınıza katarak yemeyin. Bu büyük
bir zorbalıktır.


3. Eğer o dul
bayanlarla evlendiğinizde onlara kalmış olan malları yiyerek haksızlığa
düşmekten endişeleniyorsanız, bu durumda, onlarla değil, diğer kadınlarla
istediğiniz kadar evlenebilirsiniz. Birden fazlasına bakamam diyorsanız tek
eşlilik yapabilir veya çalışanlarınızdan biriyle evlenebilirsiniz. Sıkıntıya
girmemeniz için en doğrusu budur.


4. Evleneceğiniz
bayana seve seve çeyiz alın. Fakat çeyize harcayacağınız miktarın bir kısmını
istekleriyle size bağışlarlarsa ondan hoşnutluk ve gönül rahatlığıyla
faydalanabilirsiniz


5. Tanrı’nın
korumanız için sizi sorumlu tuttuğu o evlendiğiniz dul bayanların çocuklarının
mallarını eğer onlar henüz akli olgunluğa ermemişse onlara teslim etmeyin,
fakat onların adına onların yeme içme giyim kuşam isteklerini yerine getirin ve
onlara güzel davranın.


6. Evlendiğiniz dul
bayanların çocuklarına evlenme çağına gelinceye kadar göz kulak olun. Doğru
kararlar verecek olgunluğa eriştiklerini görürseniz, mallarını kendilerine
teslim edin. Büyüyünce onlara kalacak diye telaşlanıp mallarını sorumsuzca
yemeye kalkmayın. İhtiyacı olmayan adam, hiç tenezzül etmesin, onlara kalan
maldan kendisi yemesin. Fakat adam yoksulsa, uygun bir şekilde faydalanabilir.
Mallarını kendilerine teslim ederken de tanıklar huzurunda teslim edin. Tanrı
sizin ne olduğunuzu iyi biliyor.


7. Miras az da olsa çok da olsa bayanlar da bundan böyle erkekler gibi ana babanızdan veya çevrenizdeki diğer kişilerden kalan mirastan pay alacaklar! Bu pay her iki tarafın da
hakkıdır.


8. Mirası dağıtımı
yapılırken, miras hakkı bulunmayan çevredeki yoksullar ve
kimsesizler de orada bulunuyorlarsa, onlara da bir şeyler verip
gönüllerini hoş edin.


9. Elinizi
vicdanınıza koyun. Bir gün kendi çocuklarınız da başkasının yanında yetim
kalabilir. Tanrı’dan sakının, onlara sahip çıkın.


10. Haksız yere
yetim malı yemek ateşte yanmanıza sebep olur, ateşte kavrulursunuz.


11. Kocanız
öldüğünde Tanrı mirastan erkek çocuklara iki pay, kız çocuklara bir pay
vermenizi emrediyor. Eğer, ölen adamın sadece kızı varsa ve onların sayısı
ikiden fazlaysa, mirasın en az üçte ikisi onlarındır. Tek kızı
varsa, bu durumda mirasın en az yarısı onundur. Ölen adamın tek
çocuğu varsa, mirasından ana babasının her birine altıda bir pay verilecektir.
Ölen adamın çocuğu yoksa, ana babası da sağ ise, bu durumda annesine en
az üçte bir pay verilir. Ölen adamın kardeşleri de varsa, o zaman
annesinin payı altıda bir verilecektir. Bütün bu hükümler, ölenin vasiyetindeki
şartların yerine getirilmesi ve varsa borçlarının ödenmesinden
sonradır. Ana babanızın veya çocuklarınızın hangisinin mirasınıza daha
layık olduğunu bilemezsiniz. Tanrı’nın hükmüne uyun. O her şeyi bilir ve
adaletlidir.


12. Eğer hanımınız
ölürse ve onun çocuğu yoksa mirasın en az yarısı sizindir. Çocuğu
varsa, vasiyetindeki şartların yerine getirilmesi ve varsa borçlarının
ödenmesinden sonra geriye kalan mirasın en az dörtte biri sizindir. Kocanız
ölürse ve onun çocuğu yoksa mirasın en az dörtte biri sizindir.
Çocuğu varsa, vasiyetindeki şartların yerine getirilmesi ve varsa borçlarının
ödenmesinden sonra geriye kalan mirasın sekizde biri sizindir. Ölen erkek veya
kadının, çocuğu anası veya babası olmayıp bir erkek veya bir kız kardeşi varsa,
onlardan her biri için altıda bir pay vardır. Birden fazla kardeşi varsa,
vasiyetindeki şartların yerine getirilmesi ve varsa borçlarının ödenmesinden
sonra geriye kalan mirasın üçte biri aralarında eşit olarak paylaşılacaktır.
Miras konusunda sakın kimse kimseye zarar vermesin. Tanrı’nın hükmüne uyun. O
her şeyi bilir ve anlayışlıdır.


13. Bunlar
Tanrı'nın hükmüdür. Tanrı’nın elçisini dinleyenleri, Tanrı içlerinden dereler
akan ve sonsuza dek kalacakları bahçelere yerleştirecektir. Büyük başarı
budur işte!


14. Tanrı’nın
elçisini dinlemeyen ve bu hükümleri umursamayanlar da ağır bir cezaya
çarptırılacak, sonsuza dek ateşte yanacaklar.


15. Aranızdan bir
bayanın suç işlediği kesin bir şekilde kanıtlanırsa, Tanrı ona düzelmesini
nasip edene kadar süresiz ev hapsi verin.


16. Onlara
yaptıklarının yanlışlığını anlatın. Yaptıklarından vazgeçip kendilerini
düzeltirlerse serbest bırakın. Tanrı merhametli ve şefkatlidir.


17. Tanrı ancak bu
gerçeklerden habersizken bu yanlışı işleyip de daha sonra bunlardan vazgeçip
kendini düzeltenleri bağışlar. Tanrı her şeyi bilir ve adaletlidir.


18. Ömrü boyunca
yanlış yapıp da ölüm kapıya dayanınca “Yaptıklarıma çok pişmanım” diyenleri ve
güvenmemiş bir şekilde ömrünü tüketenleri kesinlikle bağışlamayacak. Tam aksine
onları acı bir şekilde cezalandıracak.


19. Ey güvendiğini
söyleyenler, bundan böyle kocası ölen bayanlarla kendi rızası ve kendi kararı
olmadan keyfinize göre evlenemezsiniz. Evlendiğiniz bayan sizi aldatmadığı
sürece, kendisine verdiğiniz şeyleri geri almak için zorluk çıkarmayın.
Anlaşmazlık yaşadığınızda bile kadınlarla güzel geçinin. Sizin hor gördüğünüz
bir şeyde Tanrı pek çok iyilik verebilir.


20. Hanımızdan
boşanıp başka biriyle evlenmek isterseniz, eski eşinize hazineler bile vermiş
olsanız, hiçbirini geri almayın. Aldattı iftirası ile onu nasıl geri
alabilirsiniz! Bu çok büyük bir suçtur.


21. Nasıl alırsınız
ki yıllarca aynı yastığa başkoymuşsunuz ve sizin evlilik sözünüze güvenmişler.


22. Babalarınızın
boşadığı üvey anneleriniz ile de artık evlenmeyin. Geçmişte olanlar geçip
gitmiştir. Bu çok çirkin, çok rezil ve kötü bir şeydir.


23. Anneniz,
kızınız, kız kardeşiniz, halanız, teyzeniz, erkek kardeşinizin kızı, kız
kardeşinizin kızı, sizi emziren sütanneniz, sütannenizin kızı, kaynananız,
birleştikten sonra boşadığınız eşinizin velayetini üstlendiğiniz kızı, -eğer
eşinizi birleşmeden boşadıysanız kızıyla evlenmenizin sakıncası yoktur-, kendi
oğlunuzun eski eşiyle de evlenemezsiniz. İki kız kardeşin aynı erkekle
evlenmesi de yasaktır. Geçmişte olanlar geçip gitmiştir. Tanrı bağışlayıcı ve
şefkatlidir.


24. Tanrı’nın
hükmüne uyun. Normal bir bayanla veya çalışanlarınızdan biriyle evlenin. Bu
sayılan bayanlar dışında, evlilik bağıyla bağlanmak, sırf cinsel arzularınızı
tatmin amacı taşımamak kaydıyla, onlarla evliliğiniz devam ettiği sürece
zorunlu harcamaları yaparak bir yuva kurmak herkesin hakkıdır. Zorunlu
harcamaları yerine getirdikten sonra, daha fazla veya daha az masraf konusunda
anlaşmak artık size kalmıştır. Tanrı her şeyi bilir ve adaletlidir.


25. Normal bir
bayanla evlenmeye imkanınız yoksa, çalışanlarınızdan Tanrı’ya güvenen bir
bayanla da evlenebilirsiniz. Gerçekten güvenip güvenmediğinizi Tanrı biliyor.
Kendi aranızda hepiniz eşitsiniz. Evlenmek istediğiniz bayanın ailesinden
habersiz evlenmeyin. Evin geçimini uygun bir şekilde yerine getirin. Sırf
cinsel arzularınızı tatmin etmek için sevgili hayatı yaşamayın. Normal bir
evlilik hayatı yaşayın. Aranızdan kendi eşine sıkıntı verenler, onları herhangi
bir şeyle suçlayıp kesin kanıt olmadan eziyet edip durmasın. Hepiniz Tanrı’ya
bağlılık gösterin, bu sizin yararınızadır. Tanrı bağışlayıcı ve şefkatlidir.


26. Tanrı size
önceki toplumların durumunu net bir şekilde anlatıp sizin de onlar gibi
olmamanızı ve böylece sizi bağışlamayı istiyor. Tanrı her şeyi bilir ve
adaletlidir.


27. Tanrı sizi
bağışlamak istiyor fakat kafalarına göre yaşayanlar sizin hep yanlışlara
sürüklenmenizi istiyor.


28. Tanrı sizi
özgürleştirmek istiyor. Çünkü insanlar tek başına bunu beceremez.


29. Ey güvendiğini
söyleyenler, karşılıklı rıza ve anlaşma olmaksızın, birbinizin eşyasını
çalmayın. Kendinize yazık etmeyin. Tanrı size karşı çok şefkatlidir.


30. Kim benim
belirlediğim bu sınırı çiğneyip o suçu işlerse, onu ateşte yakacağım. Bu
Tanrı'ya göre hiç de zor değildir.


31. Size yasaklanan
bu büyük suçlardan kaçınırsanız diğer yanlışlarınızı bağışlayıp sizi muhteşem
bir yere yerleştireceğim.


32. Tanrı’nın
hepinize farklı farklı verdiği özellikler hakkında ezbere konuşmayın. Erkek de
olsanız kadın olsanız hepiniz kendi çabanızın karşılığını göreceksiniz. Siz
Tanrı’nın lütfunu kazanmaya bakın. Tanrı her şeyi bilir.


33. Ana babanızın
veya çevrenizdeki diğer kişilerin mirasının nasıl paylaşılacağını size
anlattım. Çalışanlarınıza da hakkını tam olarak verin. Tanrı her şeyin
farkındadır.


34. Her ne kadar
Tanrı hepinize farklı farklı özellikler vermiş olsa da, erkeğin geçim
sorumluluğu olsa da erkek bunu hanımını ezmek için bir bahane yapmamalı,
tam tersine hanımının üzerine titremelidir. İyi bir eş, Tanrı’ya teslim olan,
kocasının yokluğunda iffetini koruyan eştir. Hanımınızla şiddetli geçimsizlik
yaşamaya doğru gidiyorsanız, önce oturup düzgün bir şekilde konuşun, olmazsa
yataklarında yalnız bırakın, yine olmazsa bir müddet ayrılın. Sizin sözünüzü
dinliyorsa ona eziyet etmek için bahane aramayın.
Büyüklük ve yücelik yalnızca
Tanrı’ya mahsustur.


35. Eğer eşlerin
arasının iyice açılıp işin boşanmaya doğru gittiğini görürseniz her ikisinin
ailelerinden birer hakem çağırın. Niyetleri gerçekten barışmaksa Tanrı
niyetlerini boşa çıkarmaz. Tanrı her şeyi bilir ve her şeyin farkındadır.


36-37. Tanrı’ya
boyun eğin, ondan başka hiçkimseye boyun eğmeyin, ana babanıza, çevrenizdeki
kimsesiz ve yoksullara, yakın veya uzak komşularınıza, çalışanlarınıza, iş
arkadaşlarınıza, kimsesizlere güzel davranın. Tanrı’nın herkesin kullanıma
sunduğu kaynaklara el koyup açgözlülük yapan, insanlara karşı açgözlü bir
şekilde davranan kendini beğenmiş kibirli kişileri Tanrı kesinlikle
sevmez. Tanrı kendisine güvenmeyen bu kişileri ağır bir şekilde
cezalandıracak.


38. Tanrı'ya ve
diriliş sonrası hayatın gerçekleşeceğine güvenmediği halde millete hava atmak
için insanlara yardım yapanlar ise saptırıcıların yoldaşı olmuş demektir. Fakat
bu yoldaşlığın sonu hiç iyi değildir!


39. Neden Tanrı'ya
ve diriliş sonrası hayatın gerçekleşeceğine güvenmiyor ve kendilerine verdiği
şeylerden onun yolunda harcamıyorlar! Tanrı onları tamamen farkında.


40. Tanrı hiçbir
haksızlık yapmaz. Kendini düzeltenlere
kat kat fazlasıyla
karşılık verecek, onları muhteşem bir şekilde mükafatlandıracak.


41. Her toplum için
seçilmiş tanıkları huzura çağıracağım zaman seni de bunlara karşı tanık olarak
çağırdığımda ne yapacaklar!


42. Elçileri
dinlemeyip güvenmemiş olanlar o gün yok olmuş olmayı isterler. Olup biten
hiçbir şeyi Tanrı’dan gizleyemeyezler.


43. Ey güvendiğini
söyleyenler, dilinize hakim olamıyorsanız kendinize gelmeden, -çölde seyahat
halinde olup da yıkanma imkanınız olmaması durumu haricinde- cinsel ilişkiye
girmişseniz yıkanmadan vahiy dersine katılmayın. Yıkanınca daha da kötüleşecek
bir rahatsızlığınız varsa veya çölde seyahat halinde olup da yıkanma imkanınız
olmaması durumunda tuvalete gitmiş veya cinsel ilişkiye girmişseniz, ellerinizi
ve kirli görünen yerlerinizi temiz toprakla temizleyin. Tanrı anlayışlıdır,
bağışlayıcıdır.


44. Daha önceden
mesaj gönderilmiş olan topluluklara baksana, kendileri doğru yola sırt
çevirdiği gibi sizin de sırt çevirmenizi istiyorlar.


45. Tanrı size
düşmanlık edenleri çok iyi biliyor. Merak etmeyin, Tanrı sizi onlardan koruyup
kollayabilir.


46. Bazı yahudiler
mesajımı anladığı halde uymuyor, sadece okunuşuna hayranlık duyuyorlar.
Kelimelerin anlamını çarpıtıyorlar. Tanrı’nın uyulmasını istediği sistemi
kötüleyip hor görüyor ve hep birileri tarafından güdülerek yaşıyorlar. Hem
anlayıp hem uysalar, hem okuyup hem uygulasalardı kendileri için iyi olurdu,
doğru düzgün bir insan olurlardı.
Fakat pek azı hariç
hiçbiri mesajıma güvenmedi.  


47. Ey daha önceden
mesaj gönderilmiş topluluklar, size sunmuş olduğum mesajları güncelleyen bu
mesaja güvenin. Yoksa o gün geldiğinde, sizin de halkınızdan daha önceden toplantı
günü kuralına karşı gelenlerin de yüzünüze bakmayıp hayallerinizi suya
düşereceğim, sizi dışlayacağım. Sakın unutmayın, Tanrı'nın bahsettiği şeyler
gerçekleşecek.


48. Tanrı,
kendisinden başkalarına boyun eğenleri kesinlikle bağışlamayacak. Bunun dışındaki
şeyleri ise dilediği kimse için bağışlar. Tanrı’dan başkalarına boyun eğmek en
büyük suçtur.


49. Baksana onlar
kurtulacağını zannediyorlar ama Tanrı sadece dilediklerini kurtaracak ve kıl
kadar haksızlığa uğramayacaklar.


50. Bak Tanrı’nın
adını kullanarak ne yalanlar uyduruyorlar! Bu çok kötü bir suçtur.


51. Daha önceden
mesaj gönderilmiş olan topluluklara baksana, kendileri haç’a tapıyor
ve egemen güçleri destekliyorlar ama mesajıma güvenenler hakkında: “Bunlar
güvenmeyenlerden daha sapık” diyorlar.


52. Tanrı işte
böyle kişileri tamamen dışlayacak. Tanrı’nın dışladıklarını hiçkimse
kurtaramayacak.


53. Onların evrenin
yönetiminde bir ortaklığı olduğunu mu sanıyorsunuz! Gerçekten öyle bir şey
olsaydı, insanlara bir iğne bile vermezlerdi.


54. Tanrı dilediği
kuluna lütfuyla mesajını sunuyor diye neden kıskançlıktan çılgına dönüyorlar?
Öğüt dolu buyruğumu İbrahim’in ailesine de sunarak onları önemli bir önder
yaptığımı bilmiyorlar mı?


55. Onlara da kimi
güvenmiş kimi de güvenmemişti. Cehennem ateşi onların icabına bakacak!


56. Mesajıma
güvenmeyenleri ateşte yakacağım. Sürekli acı çekmeleri için derileri yandıkça
yenileyeceğim. Tanrı’nın her şeye gücü yeter ve adaletlidir.


57. Güvenen ve
kendini düzeltenleri
içlerinden dereler
akan ve sonsuza dek kalacakları bahçelere yerleştireceğim. Onlara kusurusz bir
eş vereceğim ve sonsuz bir mutluluk içinde yaşatacağım.


58. Tanrı,
kendinize duyulan güveni boşa çıkarmamanızı ve yöneticilik konumuna gelirseniz
kimseye ayrıcalık tanımamanızı istiyor. Tanrı’nın size yaptığı bu uyarılar
sizin mutlu ve huzurlu bir toplum olmanızı sağlar.


59. Ey güvendiğini
söyleyenler, Tanrı’nın elçisini dinleyin. Size hizmet edenleri de
dinleyin. Tanrı’ya ve diriliş sonrası hayatın gerçekleşeceğine gerçekten
güveniyorsanız, takıldığınız bir konu olduğunda kendi aranızda tartışmak
yerine, Tanrı’nın elçisine danışın. Böylesi sizin için daha iyi olur, işin
aslını öğrenmiş olursunuz.


60. Hem senden
önceki elçilere sunulan mesajlara hem de sana sunulan mesaja güvendiğini iddia
edenlere baksana, egemen güçler tarafından yönetilmeye razılar. Halbuki onlara
da egemen güçlere boyun eğmekten vazgeçmeleri emredilmişti. Saptırıcılar ise
onların böyle büyük bir yanlışın içinde olmalarından gayet memnunlar.


61. O ikiyüzlülere
Tanrı elçisinin sunduğu bu mesaja uymaları söylendiğinde hiç aldırış
etmiyorlar.


62. Fakat
senle karşılaştıklarında, iyilik güzellikten başka bir niyetleri olmadığına
dair Tanrı'ya yemin ediyorlar. Kendi çabalarından dolayı ceza hükmünü
yiyecekleri zaman ne yapacaklar!


63. Tanrı onların
içini çok iyi biliyor. Sen onlara aldırış etme. Başbaşa kaldığında
yürekten öğüt ver.


64. Elçi
görevlendirilme nedeni Tanrı’nın hükmünü bizzat onun ağzından dinlemeleri
içindir. Kendilerine yazık eden o kişiler senle karşılaştıklarında, Tanrı’dan
bağışlanma dileseydiler, bu elçi de onlara sahip çıkardı, Tanrı da onlara
merhametli ve şefkatli yaklaşırdı.


65. Ortaya çıkan
sorunlarında, canı gönülden teslim olmuş bir şekilde hiçbir rahatsızlık
hissetmeden senin aktardığın mesaja göre hareket etmedikleri sürece kesinlikle
güvenmiş sayılmazlar.


66. Eğer onlara
kendilerini arındırmak için her şeyilerini feda etmelerini emretseydim, pek azı
hariç hiçbiri bunu yapmazdı. Halbuki kendilerine verilen öğüdü tutsalar
hem kendileri için iyi olur hem de iddialarını ispatlamış olurlardı.


67-68. Ben de
onları doğru yola iletir ve ileride de onları muhteşem bir şekilde
mükafatlandırırdım.


69. Şimdi Tanrı’nın
elçisini dinleyenler; Tanrı’nın mesajını gönderdiği o elçilerin,
o mesajların canlı şahitlerinin, onun mesajına uymuş olan o doğru düzgün
kişilerin yoldaşıdır. Ne harika bir yoldaşlık!


70. Bu Tanrı’nın
büyük bir lütfudur. O her şeyin farkındadır.


71. Ey güvendiğini
söyleyenler, güvenlik tedbirlerinizi alın ve size saldırdıklarında siz de hep
birlikte kararlı bir şekilde kendinizi savunun.


72-73. Aranızda,
başınıza bir olay geldiğinde, “Allah'tan, iyi ki onlarla beraber değildim”
diyen, Tanrı size rahatlık sağladığında ise sanki kendisiyle aranızdaki güven
hiç zedelenmemiş gibi: “Keşke ben de onların yanında olsaydım, kendime büyük
bir kazanç sağlardım” diyen, ikili oynayan kişiler var.


74. Diriliş öncesi
hayatı değil de diriliş sonrası hayatı tercih edenler, Tanrı'nın mesajı
yüzünden kendilerine savaş açıldığında onlara karşı kendini savunsun. Tanrı’nın
mesajı uğruna mücadele edenler, yense de yenilse de, onları muhteşem bir
şekilde mükafatlandıracağım.


75. “Tanrım bize
zorbalık yapan bu halktan bizi koruyup kurtarınız, buralardan gidebilme imkanı
sağlayınız” diye dualar eden ve Tanrı’nın mesajı uğruna göç etmek için maddi
imkanı olmayan erkek bayan ve çocukları neden savunmuyorsunuz!  


76. Güvenmeyenler,
egemen güçler uğruna mücadele ediyor, güvenenler de Tanrı’nın mesajı uğruna
mücadele ederler. Saptırıcılara uyan o kişiler size saldırdığında siz de
kendinizi savunun. Saptırıcıların oyunu kolay bozulur.


77. “Siz şimdilik
Tanrı onlarla alakalı bir emir verene kadar onlara aldırış etmeyin,
çatışmayın. Mesajıma uyun ve kendinizi arındırın” demiş olduğum kişilere
baksana. Şimdi kendilerine savaş izni verilince, onların bazıları Tanrı’dan
korkacağına milletten korkuyor, “Tanrım neden bize hemen savaş izni verdiniz,
keşke biraz daha bekleseydiniz” diyorlar. Bilin ki diriliş öncesi hayat çok
kısadır. Tanrı’dan sakınanlara verilecek mükafat ise hiç bitmeyecektir.
Hiçbiriniz kıl kadar haksızlığa uğramayacaksınız.


78. En güvenli
sığınaklara bile saklansanız, ölümden kaçamazsınız. Rahatlığa kavuşunca, onun
Tanrı’nın hükmü olduğunu düşünüyor ama sıkıntı yaşayınca “Bunları başımıza sen
açtın” diyorlar. Onlara Tanrı’nın bütün olup bitenlerin farkında olduğunu
söyle. Bunlar ne laftan anlamaz adamlar böyle!


79. Başınıza gelen
her olay kendi yaptıklarınız yüzündendir. Sahip olduğunuz bütün iyilik
güzellikler Tanrı’nın sayesindedir. Sen ise bu halka elçi olarak
görevlendirdiğim birisin. Unutmayın ki Tanrı her şeyin farkındadır.


80. Tanrı’ya teslim
olanlar, onun elçisini de dinler. Kim de umursamazsa bilsin ki seni onlara
bekçi olarak görevlendirmedim. 


81. “Tamam,
söylediklerini kabul ediyoruz” diyorlar fakat senin yanından ayrıldıklarında,
senin aktardığın mesajla çelişen işler çeviriyorlar. Sen onlara aldırış etme,
kendini Tanrı’ya bırak. Kurtarıcı olarak Tanrı yeter.


82. Neden bu mesaj üzerinde hiç düşünmüyorlar? Eğer
bunu gerçekten Tanrı göndermemiş olsaydı, açık bir şekilde farkederdiniz.


83. Yalan yanlış
duydukları her söylentiyi hemen yayıyorlar. Halbuki o konuda, bu elçiye ve
kendilerine hizmet edenlere bildirseler sorumlular, haberin doğruluğunu
araştırırlardı. Tanrı lütfedip acımasaydı, pek azınız hariç hepiniz
o saptırıcıların anlattıklarını, gerçek olarak
kabul ederdiniz.


84. Sen Tanrı’nın
mesajı uğruna mücadele etmeye devam et. Sen sadece kendinden sorumlusun. Size
karşı bir saldırı olduğunda güvenenlerin korkmaması için
cesaretlendir. Tanrı güvenmeyenlerin size bir zarar vermesini
engelleyecektir. Tanrı’nın cezalandıracağı kişilerin uğrayacağı zarar çok büyük
olacak.


85. Yanlış bir
çabanın içinde olanlar da, doğru bir çabanın içinde olanlar da karşılığını
alacak. Tanrı herkesin karşılığını verecek.


86. Size iyi
niyetle yaklaşanlara, siz de aynı şekilde güzel davranın. Tanrı herkesin ne
olduğunu iyi biliyor.


87. Tanrı’dan başka hiçkimseye boyun eğilmez.
Kesinlikle gerçekleşecek olan diriliş günü sizi diriltecek. Tanrı'nın
bahsettiği şeyler gerçekleşecek.


88. Tanrı onları
kendi çabalarından dolayı terketmişken neden o ikiyüzlüler hakkında iki guruba
ayrılıyorsunuz? Tanrı’nın terkettiklerini kurtarmaya mı çalışıyorsunuz?
Onun terkettiklerini hiçkimse kurtaramaz.


89. Onlar sizi de
kendilerine benzetmeye çalışıyorlar. Kendileri güvenmediği gibi sizin de
güvenmemenizi istiyorlar. Tanrı’nın mesajına teslim olmadıkları sürece onlarla
ittifak yapmayın. Taşkınlık yapıp size saldırırlarsa siz de kendinizi savunun.
Onlarla güçbirliği ve ittifak yapmayın.


90. Ancak aranızda
saldırmazlık antlaşması bulunan bir topluluğa sığınmış olanlara
ve ne sizinle ne de
kendi halkıyla çatışmak istemediklerinden dolayı size gelip tarafsızlık sözü
verenlere dokunmayın. Tanrı isteseydi sizi onlardan korumazdı, onlar da sizinle
çatışırdı. Tanrı size ilişmeyenlere, sizinle çatışmadan uzak durup barış içinde
yaşamak isteyenlere dokunmanıza izin vermiyor.


91. Fakat sizin de
gördüğünüz gibi bazıları, hem sizden ve hem de kendi halklarından yana güvende
olmak istedikleri için, iki tarafa da söz veriyor ama kendi halkları tarafından
size karşı bir işbirliğine çağırıldıklarında, balıklama dalıyorlar. Eğer onlar
sizinle barış içinde yaşamaz ve çatışırsa, taşkınlık yapıp size saldırırlarsa
siz de kendinizi savunun. Elbette böyle kişilere dokunmanızı yasaklamıyorum.


92. Yanlışlıkla
olması dışında, güvenenler birbirini öldüremez. Yanlışlıkla öldürdüğünde ise,
ölenin ailesine tazminat ödemeli ve güvenenlerden boyunduruk altında olan
birini özgürleştirmelidir. Ancak aile tazminattan vazgeçerse ödemez.
Yanlışlıkla öldürülen o güvenen kişinin içinde yaşadığı halk size düşmanlık
eden bir halk ise, yalnızca güvenenlerden boyunduruk altında olan birini
özgürleştirmesi yeterlidir. Yanlışlıkla öldürülen o güvenen kişinin içinde
yaşadığı halk sizinle aranızda saldırmazlık antlaşması bulunan bir halk ise hem
ölenin ailesine tazminat ödemeli hem de güvenenlerden boyunduruk altında olan
birini özgürleştirmelidir. Bunlara imkanı olmayanlar, iki aylık bir
rehabilitasyona girmelidir. Tanrı size anlayış gösteriyor. O her şeyi bilir ve
adaletlidir.


93. Güvenen bir
kişiyi kasten öldürenlere Tanrı öfkelenir ve onları dışlar. İleride de içinde
sonsuza dek kalmak üzere cehenneme sokar ve onları dehşetli bir şekilde
cezalandırır.


94. Ey güvendiğini
söyleyenler, Tanrı'nın mesajı yüzünden sizinle savaşanlara karşı kendinizi
savunurken, teslim oldukları halde ölünce mallarını alayım diye teslim olanları
diriliş öncesi bu hayatın geçici menfaatleri uğruna öldürmeyin. Asıl ganimet
Tanrı’nın size vadettikleridir. Eskiden siz de onlar gibiydiniz ama Tanrı sizi
lütfuyla o durumdan kurtardı. O yüzden kan dökmeye hevesli olmayın. Tanrı ne
için çabaladığınızın farkındadır.


95. Güvenenler
arasından Tanrı’nın mesajı uğruna canla başla mücadele edenler ile geçerli bir
mazereti olmadığı halde boş oturanlar elbette aynı kefeye konmayacak. Tanrı
hepsini de mükafatlandıracağını vadediyor ama Tanrı, mesajı uğruna canla başla
mücadele edenleri boş oturanlara üstün kılacak, onlara daha muhteşem mükafatlar
verecektir.


96. Onları
bağışlayıp kurtaracak, çok görkemli bir yere yerleştirecektir. Tanrı
bağışlayıcı ve şefkatlidir.


97. Öyle kişiler
var ki “Neden bu haldesiniz” diye sorunca, “Bize bu ülkede baskı yaptıkları
için böyleyiz” diyorlar. Tanrı’nın gezegeni geniştir. Neden başka bir bölgeye
göçmüyorsunuz? Onlar son nefeslerini verirken huzursuz bir şekilde giderler.
Sonra da cehenneme girerler. Ne kötü bir son!


98-99. Bir çözüm
yolu bulamayan ve maddi imkanı olmayan olmayan erkek bayan ve çocuklar bu
hükmün dışındadır. Tanrı onları cezalandırmaz. Tanrı anlayışlıdır, bağışlayıcıdır.


100. Kim Tanrı'nın mesajı uğrunda
göç ederse, yeryüzünde gidecek çok yer ve imkan bulur. Tanrı'nın ve elçisinin
uğrunda göç etmek amacıyla evinden çıkan yarı yolda ölse bile, Tanrı onun
mükafatını verir. Tanrı bağışlayıcı ve şefkatlidir.


101.
Yeryüzünde yolculuğa çıktığınızda, güvenmeyenlerin size sorun çıkarmasından
endişe ederseniz, vahiy dersini bırakmanızda sorun yoktur. Güvenmeyenler size
tam bir düşmandır.


102.
Sen de onların yanındayken onlara vahiy dersi yaptırmak istediğinde, onlardan
bir grup silahlarını da yanlarına alıp seninle beraber dersi yapsınlar. Bunlar
anlayıp itaat ettiklerinde arkanıza geçsinler. Sonra vahiy dersine katılmamış
olan diğer grup gelsin, silahlarını ve güvenlik tedbirlerini alarak senle
beraber vahiy dersini yapsın. Çünkü güvenmeyenler sizi silahsız ve eşyasız
vaziyetteyken kıstırıp birden baskın yaparak işinizi bitirmek istiyorlar.
Yağmurdan dolayı sıkıntıya düşerseniz veya hastaysanız, silahlarınızı
bırakmanızda sorun yoktur. Ama yine de tedbiri elden bırakmayın. Tanrı
güvenmeyen o kişileri rezil edici bir cezaya çarptıracak.


103.
Vahiy dersini bitirince hiçbir durum ve şartta Tanrı'yı hatırınızdan
çıkarmayın. Güvende olduğunuzda vahiy derslerini yine eskisi gibi yapmaya devam
edin. Çünkü vahiy dersi güvenenler için kesin bir emirdir.


104.
Onlardan gözünüz yılmasın. Siz yara aldıysanız, onlar da yara aldı ama Tanrı
size vadettiği şeyleri onlara vadetmiyor. Tanrı her şeyi bilir ve adaletlidir.


105.
Sana
 Tanrı’nın ilkelerine göre insanlar
arasında adaleti sağlaman amacıyla bu mesaj sunulmaktadır. Güvenmeyenlerle
boşuna tartışma.


106. Daima
Tanrı’dan bağışlanma dile. O çok şefkatli bağışlayıcıdır.


107. Güvenmeyenlere
kafanı takma. Tanrı kendisine güvenmeyen suçluları sevmez.


108. Onlar
yaptıklarını milletten gizleyebilirler ama Tanrı’dan asla gizleyemezler.
Tanrı onların ne için çabaladığının farkında.


109. Onlar diriliş
öncesi bu hayatta sizi kandırdılar diyelim. Peki diriliş günü Tanrı’yı nasıl
kandıracaklar? Kim onları kurtaracak?


110. Bir yanlış
yapan, bir suç işleyen Tanrı’dan bağışlanma dilerse, Tanrı da ona merhametli ve
şefkatli yaklaşır.


111. Yanlış yapan
Tanrı’ya değil, sadece kendine zarar verir. Tanrı her şeyi bilir ve
adaletlidir.


112. Kendi yaptığı
yanlışı, suçu başkasının masum birinin üzerine atan çok büyük bir suç işlemiş
olur.


113. Tanrı sana
lütfedip acımasaydı, onların bazıları seni bile kandırmaya çalışabilirdi. Onlar
seni aldatamazlar ancak kendilerini kandırırlar. Tanrı sana daha önceden
farkında olmadığın şeyleri bildirmiş, öğüt dolu buyruğunu sunmuştur. Bu sana
Tanrı’nın büyük bir lütfudur.


114. Gizli
toplantıların çoğu kötü niyetlidir. Ancak maddi yardımlaşma yapmak veya başka
bir iyilik yapmak veya insanlar arasında güvenliği sağlamak için yapılan gizli
toplantılar doğrudur. Bunları Tanrı'nın hoşnutluğunu kazanmak için yapanları
muhteşem bir şekilde mükafatlandıracağım.


115. Bunun gerçekten Tanrı'nın mesajı olduğunu anladığı
halde güvenmekten vazgeçen ve Tanrı’nın elçisine karşı ayaklananları da
cehennemde yakacağım. Ne kötü bir son!


116. Tanrı,
kendisinden başkalarına boyun eğenleri kesinlikle bağışlamayacak. Bunun
dışındaki şeyleri ise dilediği kimse için bağışlar. Tanrı’dan başkalarına boyun
eğmek en büyük yanlıştır.


117-120. Onlar
Tanrı’yı bırakıp Tanrıça denilen şeylere boyun eğiyor ama gerçekte ise
Tanrı’nın terkettiği o küstah saptırıcıların sözlerine uyuyorlar. Saptırıcılar,
Tanrı’nın kullarından haraç alarak yaşıyor, onları kandırıyor, onları
hurafelere boğuyor, Tanrı’nın uyulmasını istediği sistemi olduğundan çok farklı
gösteriyorlar. Tanrı’yı bırakıp da o saptırıcılara uyanlar çok büyük zarara
uğrayacaklar. Saptırıcılar insanlara çeşitli ümitler vererek hurafelere
boğuyorlar ama onların verdiği ümitler bir aldanıştan ibarettir.


121. Böyle kişiler
cehenneme girecek ve hiçbir şekilde kurtulamayacaklar.


122. Ama bana
güvenen ve kendini düzeltenleri içlerinden dereler akan ve sonsuza dek
kalacakları bahçelere yerleştireceğim. Bu, Tanrı'nın bir sözüdür ve kesinlikle
gerçekleşecektir. Tanrı'nın bahsettiği şeyler gerçekleşecektir.


123. Ne sizin ne de
önceki mesajlara muhatap olmuş toplulukların hurafeleri doğru değildir. Yanlış
bir çabanın içinde olanlar karşılığını alacak ve hiçkimse onları Tanrı’dan
koruyup kurtaramayacak.


124. Erkek veya kadın, her kim güvenir ve kendini
düzeltirse, onlar da kıl kadar haksızlığa uğramadan bahçelere girecekler.


125. Bütün
benliğiyle Tanrı’ya yönelen Tanrı’nın elçi olarak görevlendirdiği İbrahim gibi
bütün benliğiyle Tanrı'ya teslim olan ve kendini düzeltenler doğru yoldadır.


126. Bütün evren
Tanrı’nındır ve o her şeyin farkındadır.


127. Bayanlara
mirastan pay verilmemesi için seninle hâla tartışmaya devam edenlere şunu
söyle: “Evlendiğiniz ve mallarına el koyduğunuz dul kalmış bayanlar ve onların
yetim kalmış evlatları hakkında uymanız gereken ilkeleri Tanrı size bildirdi.
Onlara adil davranın. Tanrı yaptığınız tüm iyiliklerin farkındadır.


128. Eğer kocanızla
şiddetli geçimsizlik yaşamaya ve boşanmaya doğru gidiyorsanız, önce oturup
düzgün bir şekilde konuşarak aranızı düzeltmeye çalışmanız daha iyidir. Karşılıklı
konuşup anlaşmak her zaman en iyi yoldur. İnsanın benliğinde bencillik vardır
ama Tanrı’dan sakınır ve kendinizi düzeltirseniz elbette o çabalarınızın
farkındadır.


129. İsteseniz de
çok eşlilikte bütün hanımlarınızı aynı oranda sevemezsiniz ama bütün ilginizi
sadece birine yöneltip diğerini ihmal etmeyin. Tanrı’dan sakınır ve kendinizi
düzeltirseniz
o çok bağışlayıcı ve şefkatlidir.


130. Her şeye
rağmen boşanacak olursanız da Tanrı sizi birbirinize muhtaç eylemez. O son
derece adildir.


131. Bütün evren Tanrı’nındır. Bundan önce mesaj
gönderilmiş topluluklara da size emredilen şey Tanrı’dan sakınmanızdır. Eğer
ona güvenmiyorsanız da bilin ki Tanrı bütün evrenin sahibidir. Hiçkimseye
ihtiyacı yoktur, bütün övgülere layıktır.


132. Bütün evren
Tanrı’nındır. Kurtarıcı olarak Tanrı yeter.


133. Ey halk, Tanrı
istese sizi ortadan kaldırıp yerinize başka bir topluluk meydana getirebilir.
Bu ona göre hiç de zor değildir.


134. Kim diriliş öncesi hayatı kazanmaya çalışırsa,
bilsin ki diriliş öncesi hayatın da diriliş sonrası hayatın da hakimi
Tanrı’dır. O her şeyi işitir ve görür.


135. Ey güvendiğini
söyleyenler, Tanrı’nın bildirdiği ilkelere uyun ve ucu çevrenizdeki kişilere,
ana-babanıza hatta kendinize dokunsa bile adaletten şaşmayın. Zengin fakir
ayrımı yapmadan Tanrı’nın bildirdiği ilkeleri uygulayın. İntikam duygusuyla
hüküm verip haksızlık yapmayın. Eğer Tanrı’nın bildirdiği ilkeleri hor görüp
kendi bildiğinizi okumaya devam ederseniz, unutmayın ki Tanrı yaptığınız her
şeyin farkındadır.


136. Ey güvendiğini
söyleyenler,
Tanrı’nın elçisine,
ona sunduğu mesaja ve daha önceden sunmuş olduğu mesajlara güvenmekten
caymayın. Tanrı’ya
ve onun güçlerine, mesajlarına
elçilerine ve diriliş sonrası hayatın gerçekleşeceğine güvenmeyenler çok büyük
bir yanlışın içindeler.


137. Muhammed’in
gerçekten Tanrı’nın net mesajını aktaran bir elçi olduğunu anladıkları halde
güvenmekten vazgeçen ve güvenmemiş bir şekilde ömrünü tüketenleri
Tanrı kesinlikle bağışlamayacak, asla kurtarmayacak.


138-139.
Güvenenlere karşı güvenmeyen o kişilerle ittifak yapan ikiyüzlülerin acı bir
cezaya çarptırılacağını haber ver. Onlar üstünlüğün güvenmeyenlerde olduğunu
düşünüyorlar ama üstünlük tamamen Tanrı’nın elindedir.


140. Tanrı size,
bulunduğunuz ortamda Tanrı’nın mesajına güvenilmeyip hafife alındığını
duyduğunuzda onlar konuyu değiştirinceye kadar yanlarından uzaklaşmanızı
bildirmişti. Yoksa siz de onlar gibi gözükebilirsiniz. Tanrı o ikiyüzlülerin ve
güvenmeyenlerin hepsini cehenneme toplayacak.


141. Onlar sizin ne
yaptığınıza bakıyor. Tanrı size bir kapı açtığında, “Biz de sizinle
beraberiz” diyorlar. Fakat güvenmeyenler bir kazanım elde edince de: “Sizi
güvenenlere karşı biz kollayıp kurtardık” diyorlar. Diriliş günü Tanrı onların
hepsi yargılayacak ve güvenenleri güvenmeyenlerden üstün kılacaktır.


142. Akılları sıra Tanrı’yı aldatmaya çalışıyorlar ama
sadece kendilerini aldatıyorlar. Vahiy dersine sırf milleti inandırmak için
istemeye istemeye gidiyorlar. Gerçekte Tanrı’yı hiç umursamıyorlar.


143. İkili
oynuyorlar, oradan oraya savruluyorlar. Tanrı’nın terkettiklerini hiçkimse
kurtaramaz.


144. Ey güvendiğini
söyleyenler birbirinize karşı, güvenmeyen o kişilerle ittifak yapmayın. Yoksa
siz de mi Tanrı tarafından dehşetli bir cezaya çarptırılmak istiyorsunuz?


145. İkiyüzlüler
ateşi boylayacak ve hiçkimse onları kurtaramayacak.


146. Fakat
yaptıklarından vazgeçip kendini düzelten ve artık hükümlerini katkısız bir
şekilde Tanrı’dan alarak ona sımsıkı sarılanlar da güvenen bir kişi
hükmündedir. Tanrı güvenenlere muhteşem bir mükafat verecektir.


147. Eğer Tanrı’ya
karşılık verir yani ona güvenirseniz sizi cezaya çarptırmaz. Tanrı her şeyi
bilir, karşılığını verir.


148. Tanrı, kişinin
uğradığı bir haksızlığı haber vermesi için yaptığı dışında, insanların
hatalarının dillendirilmesini sevmez. Zaten o her şeyin farkındadır, her şeyi
bilmektedir.


149. O yüzden
kötülükten vazgeçip iyi insanlar olmaya başlarsanız, bunu herkese ilan etmenize
gerek yok. Sizi bağışlayıp değerlendirecek olan Tanrı’dır.


150-151. Tanrı’nın
elçilerine güvenmeyen,
Tanrı’nın elçileri
arasında ayrım yapanlar, mesajının işine gelen kısmına güvenip de işine
gelmeyen kısmına güvenmeyenler veya buna benzer şeyler yapanlar Tanrı’ya
güvenmiyor demektir. Tanrı kendisine güvenmeyen bu kişileri ağır bir şekilde
cezalandıracak.


152. Tanrı’nın elçilerine
güvenen, Tanrı’nın elçilerinin hiçbiri arasında ayrım yapmayanlara da Tanrı
mükafatlarını tam olarak verecek. O bağışlayıcı ve şefkatlidir.


153. Önceki
mesajlara muhatap olmuş topluluklar sana sunulan bu mesajın yukarıdan kitap
halinde gönderilmesi gerektiğini zannediyorlar. Musa’ya gönderilen mesaj yazılı
kitap halinde verildiği halde, ondan da başka şeyler istemişlerdi. Tanrı'yı
gözleriyle görmek istediklerini söylemişlerdi. Daha sonra işledikleri suçlar
yüzünden felaketlere uğramışlardı. Onlara da
net bir mesaj aktarılmasına rağmen kutsal sığır inancından
vazgeçemediler. Yine de onları cezalandırmadım. Halbuki Musa’ya apaçık
mucizeler de vermiştim.


154. Onları o dağın
eteğine yerleştirip onlara da bana itaat etmelerini emretmiştim. Onlara da toplantı
günü kuralına karşı gelmemelerini söylemiştim. Onlara da ilkeler emretmiştim.


155. Fakat onlar
kendilerine emredilen ilkelere uymadılar, Tanrı’nın mesajına güvenmediler ve
kendilerini uyaranları haksız yere öldürdüler. Böylece sabit fikirli olduklarını
gösterdiler. Güvenmedikleri için Tanrı da onların bilinçlerini açmadı.
Onların da pek azı hariç hiçbiri güvenmemişti.  


156. Güvenmedikleri
gibi Meryem’de çok kötü bir iftirada bulundular.


157. Tanrı’nın
elçisi Meryemoğlu İsa Mesih’i biz öldürdük diye böbürlendiler. Halbuki asarak
idam ettikleri o değil, İsa zannettikleri başka biriydi. Bu konuda tartışıp
duranlar kendi söylediklerinden bile emin değiller. Çünkü bu konuda hiçbir
kanıtları yok. Sırf kendi inançlarına göre hareket ediyorlar. Onların
öldürdükleri kesinlikle İsa değildi.


158. Onun
hayatını Tanrı
kendi istediği bir
zamanda sonlandırdı. Tanrı'nın her şeye gücü yeter ve adaletlidir.


159. Daha
sonra İsa diriliş günü önceki mesajlara muhatap olmuş toplulukların arasından
Tanrı’ya güvenmemiş bir şekilde ömrünü tüketenler hakkında tanıklık yapacak.


160. Yahudiler de
gerçekte yasaklanmamış olan yiyecekleri kendi kendilerine
yasaklamışlardı, ben de sınırı aştıkları, Tanrı'nın mesajına devamlı sırt
çevirdikleri için onları bu halde bıraktım. 


161. İnsanlara
faizli borç vermeyi yasakladığım halde bunu yaparak insanları
sömürüyorlar. Tanrı önceki mesajlara muhatap olmuş toplulukların arasından
kendisine güvenmeyen bu kişileri acı bir şekilde cezalandıracak.


162. Onların
arasından Tanrı’ya güvenenler ise hem senden önceki elçilere sunulan mesajlara
hem de sana sunulan mesaja güveniyorlar. Tanrı’ya ve diriliş sonrası hayatın
gerçekleşeceğine güveniyorlar, onun mesajına uyup kendilerini arındırıyorlar.
Tanrı böyle kişileri de muhteşem bir şekilde mükafatlandıracak.


163. Sana mesajımı
gönderdiğim gibi Nuh’a ve ondan sonra görevlendirilmiş olan diğer
elçilere, İbrahim'e İsmail'e İshak'a Yakup'a ve onların neslinden
görevlendirilmiş diğer elçilere, İsa’ya Eyüp’e Yunus’a Harun’a Süleyman’a da
göndermiştim. Örneğin Davut’a Zebur’u gönderdim. 


164. O elçilerin
kimini sana anlattım, kimini de anlatmadım. Musa’yla konuşan da Tanrı’ydı.


165. İnsanların
Tanrı’ya karşı hiçbir bahanesi kalmasın diye Tanrı insanları uyarmak ve
müjdelemek için elçiler görevlendirmiştir. Tanrı'nın her şeye gücü yeter ve
adaletlidir.


166. Tanrı, kendisinden başka hiçkimseye boyun
eğilmemesi gerektiğini bildirmiş, elçiler de bunu eksiksiz bir şekilde
aktarmıştır. Tanrı her şeyin farkındadır.


167. Tanrı'nın mesajına güvenmeyip sırt
çevirenler çok büyük bir yanlışın içindedirler.


168. Tanrı
güvenmeyen o suçluları kesinlikle bağışlamayacak, asla kurtarmayacak.


169. Onları içinde
sonsuza dek kalmak üzere cehenneme atacak. Bu Tanrı’ya göre hiç de zor
değildir.


170. Ey halk, bu
elçi size Tanrı’nın mesajını aktarmaktadır. Ona güvenmeniz kendi yararınızadır.
Güvenmezseniz de bilin ki Tanrı bütün evrenin sahibidir. O her şeyi bilir ve
adaletlidir.


171. Önceki
mesajlara muhatap olmuş topluluklar, Tanrı hakkında yalan uydurmayın.
Meryemoğlu İsa Mesih sadece Tanrı’nın bir elçisidir. Onu Meryem için
kararlaştırdığı bir hükümle, bir emirle oluşturmuştur. Tanrı’nın bu elçisine de
güvenin. Kendi iyiliğiniz için teslis inancını terkedin. Tanrı tektir.
Tanrı'nın kesinlikle çocuğu yoktur. Evrendeki her şey onundur. Kurtarıcı olarak
Tanrı yeter.


172. Mesih de canı
gönülden Tanrı’ya itaat etmiştir, sizi kendisine hayran bırakan o doğa güçleri
de. Kim ona itaat etmeye sırt çevirirse bilsin ki Tanrı sonunda herkesi kendi
huzuruna çıkaracak.


173. Güvenen ve kendini düzeltenlerin mükafatlarını tam
olarak verecek
ve fazlasıyla ikramda bulunacak. Ona itaat etmeye sırt çevirenleri de
acı bir şekilde cezalandıracak ve hiçkimse onları Tanrı’dan koruyup
kurtaramayacak.


174. Ey halk, işte
size Tanrı’dan net bir mesaj geldi. O sizi net bir şekilde aydınlatmak için
mesajını sunmaktadır.


175. Tanrı’ya
güvenip ona sımsıkı sarılanları doğru yola iletir ve ileride de onlara merhamet
ederek lütfuyla hasbahçeye yerleştirir.


176. Çocuğu anası
veya babası olmayan kişinin mirasından kız kardeşlere pay verilmemesi için
seninle hâla tartışmaya devam edenlere şunu söyle: “Çocuğu anası veya babası
olmayan kişinin mirası hakkında uymanız gereken ilkeleri Tanrı size bildirdi.
Eğer çocuğu anası veya babası olmayan fakat kız kardeşi olan bir erkek ölürse,
mirasının en az yarısı kız kardeşine verilmelidir. Eğer çocuğu anası veya
babası olmayan fakat erkek kardeşi olan bir kadın ölürse mirasının tamamı o
erkek kardeşe verilmelidir. Eğer çocuğu anası veya babası olmayan fakat iki
kızkardeşi olan bir erkek ölürse mirasının en az üçte ikisi onlara
verilmelidir. Eğer çocuğu anası veya babası olmayan kişinin hem erkek hem de
kız kardeşleri varsa
bu durumda kadına bir, erkeğe iki pay verilmelidir. Haksızlık
yapmamanız için Tanrı size ayrıntılı bir şekilde açıklıyor. O her şeyin
farkındadır.


Yorum Gönder

0 Yorumlar