Niçin tahtaya vuruyoruz?




Çok eski zamanlarda meşe ağacının, yüksekliği ve sağlamlığı nedeniyle, bazı güçlere sahip olduğuna inanılıyordu. Tahtaya vurma inancı dünyanın apayrı iki yerinde birbirinden bağımsız olarak gelişti. Önce milattan önce 2000'li yıllarda Kuzey Amerika yerlilerinde, sonra da Ege'de Helen uygarlığında. Her iki kültür de meşe ağacına çok sık yıldırım düştüğünü gözlemlemişti. Amerika yerlileri meşenin, Tanrının yıldırımla yeryüzüne inip üzerinde oturduğu yer olduğuna, Helenler ise Yıldırım Tanrısı olduğuna inanmışlardı. Kuzey Amerika yerlileri, bu ağacın köküne vurarak, ileride başlarına gelebilecek tehlikelere ve şansızlıklara karşı Tanrı ile temasa geçtiklerine inanıyorlar ve ondan kendilerini korumasını istiyorlardı. Ortaçağda ise Hıristiyan din adamları bu inancı kendi devirlerine taşıdılar. Onlara göre bu inanışın temelinde Hz. İsa'nın tahta bir çarmıhta öldürülmesi yatıyordu. Hatta Avrupa'nın her katedralinde orijinal tahta haçın küçük bir parçasının bulunduğuna inanılıyordu. Bu tahtaya vurmak ise "Tanrım dua ve isteklerimi gerçekleştir" anlamına geliyordu.


***


Şamanların yanısıra Druid'lerden de gelmiş olabileceği düşünülen günümüz batılı.

Druid kültür temel olarak doğa evren kozmos tabiat börtü böceğe ve özellikle de meşe ağacının kutsallığına inanırlar. ağacın içinde de tanrı olduğuna inanan Druid'ler kötü olayları haber verip korunma dilemek için ağaca vururlarmış. (ekşi)


***

Hristiyan toplumlarda da ve hatta tüm dünyada bulunan yaygın bir batıl inançtır.

Kötü ruhlardan, şanssızlıktan, nazardan korunmak için bugün kişinin etrafında bulunan herhangi bir tahtaya vurarak yaptığı eylem orijinal halinde sadece, meşe, dişbudak ve akdiken(alıç) ağacına vurularak yapılır. Bunun sebebi ise bu ağaçların ruhlarının iblislerden ve şeytani bakışlardan koruyucu bir güce sahip olduğu inancıdır.

İnancın kökeni orta çağa dayanır. (ekşi)

Yorum Gönder

0 Yorumlar